8 Eylül 2008 Pazartesi

9 Eylül

Her ne kadar yakın tarihimiz böyle özel günlerle dolup taşsa da, hafızalarımızda böyle zamanlar, Cumhuriyet meydanlarını dolduran ilkokul öğrencileri ve anıtlara bırakılan çelenklerle özdeş bir manzara olarak saklanır. Kalbi durma noktasına gelecek heyecanıyla okunan, bir gece önce ezberlenmiş şiirler, mülki erkanın kağıttan okuduğu günün anlam ve önemini bildirir klişeler... 

Bazılarımız için "trafik vardı" bahanesiyle işe geç gitmeye bir mazeret, bazılarımız için cuma ya da pazartesiye denk geldiyse ve resmi tatilse yakın yerlere, yazlıklara kaçmak için bulunmaz nimet... 

Hafızamız ne kadar zayıf ve bu hatırlatmayı yapmak zorunda kalmak ne acı!.. 

Bayanlar baylar! Bugün, yokluklarla ama azimle girişilen bir mücadele ile üzerinde yaşadığımız bu toprakların, dürüstçe düşmanlığını gösteren yabancılardan kurtarıldığı gündür... Dürüstçe diyorum, çünkü bu sürecin sonunda anlaşılmıştır ki eski çağlardan beri uygulanan ele geçirme teknikleri artık geçerli olmayacaktır. Hele ki Türk insanı için... 

Bu yüzden özellikle kültür ihracatıyla ve yozlaştırılma süreçleriyle etkisiz hale getirilen toplumlar, dünyada egemen güçler tarafından daha kolaylıkla, hatta gerçekten ele geçirip, sorunlarıyla da uğraşmak zorunda kalmadan yönetilmektedir. 

Tam burada bir hatırlatma daha yapmakta fayda var; "Egemenlik, kayıtsız şartsız Ulusundur." 

Görünür, görünmez pek çok düşmandan kurtuluş hareketinin mimarı Atatürk, eserinin en önemli kilit taşını işte tam da olması gereken yere, egemenlik konusuna koymuştur. 

Uygar insanlar gibi yaşamanın en temel gereği, özgürlüğünü kendi elinde tutmak... Tabi tek başına yeterli değil. Bilgi akışı ile pekiştirilmesi gereken ve sürekli gelişim sürecinde olması beklenen bir hayat anlayışıyla, başkalarının özgürlükleriyle çakışmadan, demokratik bir düzen içinde olması gereken bir yaşama sahip olmaktır uygar olmak.... 

Hakkını teslim ederek anımsamamız gereken günlerden birindeyiz. Tarih dersi vermek ya da ahkam kesmek değil derdim. Ama gerçek olguların ardında yatan kavramların neler olduğunu da ancak tarihi bilmekle öğrenebiliriz. Bunun için de okumayı resimlerine bakmaya tercih edeceğimiz bir alışkanlık haline getirmemiz gerek. Çünkü ülkemiz ve kendimiz için yapabileceğimiz / yapmamız gereken binlerce şey var...

Selamlar.

9 Eylül 2008 Tarihli Körfez Haberci Gazetesinden